13 Kasım 2022 tarihinde İstanbul'un kalbi İstiklal Caddesi'nde meydana gelen ve altı kişinin yaşamını yitirmesi, 99 kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan bombalı terör saldırısının ardından gözler yargı sürecine çevrildi. Saldırıyı gerçekleştiren teröristlerden Ahlam Albashir'in de aralarında olduğu 36 sanığın yargılandığı dava, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde karara bağlandı.
Karar Duruşmasında Ağır Cezalar
Mahkeme, Ahlam Albashir başta olmak üzere sanıkların büyük bir kısmına ağır cezalar verdi. Albashir, "Devletin birliğini ve bütünlüğünü bozmak" suçundan 7 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Ayrıca, "Kasten öldürme" suçundan da 6 kişinin ölümüne neden olmakla suçlanarak yine ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkum edildi. Diğer suçlamalar arasında "Kasten öldürmeye teşebbüs" ve Tehlikeli maddeleri izinsiz bulundurma" yer alırken, Albashir toplamda 1794 yıl hapis cezası ve 22 bin lira adli para cezasına çarptırıldı.
Duruşma sürecinde son sözü sorulan Albashir, kendisine verilecek her türlü cezayı kabul ettiğini, patlamada hayatını kaybedenler için herhangi bir savunma yapmayacağını belirtti. Diğer sanıklar ise suçlamaları reddetti ve beraatlerini talep etti. Sanıklar arasında Albashir'in dışında yardım ettiği belirtilen kişiler de vardı. Albashir, birkaç gün kaldığı kişilerin olaylarla ilgisinin olmadığını savundu.
İddianamede, saldırının PKK/KCK'nın Suriye uzantısı YPG/PYD/SDG tarafından planlandığı ve gerçekleştirildiği belirtildi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Albashir ve diğer sanıklar için ağır cezalar talep etmiş, bombalı saldırıyı planlayanların ciddi cezalara çarptırılmalarını istemişti. Firari sanıklar ve örgüt elebaşları hakkında da ağır hapis cezaları talep edildi.
Bu karar, İstiklal Caddesi'ndeki saldırının yaralarını sarmaya yönelik önemli bir adım olarak görülüyor. Toplumun ve özellikle saldırıdan etkilenenlerin adalet beklentisi, bu kararlarla bir nebze olsun karşılanmış oldu. Öte yandan, bu tür terör eylemlerinin tekrarının önlenmesi için alınacak önlemler ve uluslararası işbirliği konuları, yargı kararlarından sonra da gündemin önemli maddeleri arasında yer almaya devam edecek.