Diyarbakır’da, 8 yaşındaki Narin Güran’ın trajik ölümüyle ilgili soruşturma devam ederken, olayla ilgili gözaltına alınıp sonra serbest bırakılan baba Arif Güran, köyüne dönüşünün ardından yaşananlar hakkında ilk kez açıklamalarda bulundu. Güran, kızının ölümüyle ilgili derin acılar içinde olduğunu, ancak devlete olan güveninin tam olduğunu belirtti.

Swirfu Instagram Hesabı Nedir? Swirfu Instagram Hesabı Nedir?

Baba Arif Güran'ın Acılı Açıklaması

Arif Güran, kızının kaybı üzerine, "İlk günden beri söylüyoruz, devlet burada. Elinden gelenin fazlasını yaptı devlet. Kızımın bir mezarının bile olması devletin bir çabasıyladır," diyerek devletin soruşturma sürecinde üzerine düşeni yaptığına inandığını vurguladı. Güran, soruşturmanın gizliliği gereği fazla detay veremeyeceğini, ancak adaletin yerini bulacağına dair inancının tam olduğunu ifade etti.

Baba Güran, bazı medya organları ve sosyal medya fenomenlerinin olayı farklı amaçlar için kullanmalarından duyduğu rahatsızlığı dile getirdi. Narin'in mezarı başında fotoğraf çekilmesinin aile olarak yaşadıkları acıyı daha da arttırdığını belirtti. Güran, "Kızımın acısını yaşayamıyorum. Kızımın mezarına gelip fenomenler fotoğraf çekiyor. Allah rızası için yapmayın," diyerek hassasiyet çağrısında bulundu.

Gazetecilerin, Narin’i ‘kasten öldürme’ şüphesiyle tutuklu bulunan amca Salim Güran hakkındaki sorularına Arif Güran, "Devlet kimi aldıysa, kimin yaptığını ortaya çıkaracaktır," cevabını verdi. Ayrıca, aile içindeki şüpheliler hakkında da konuşan Güran, jandarmayla şüphelendikleri kişiler hakkında bilgileri paylaştıklarını söyledi.

Nevzat Bahtiyar'ın İtirafları ve Baba Güran'ın Tepkisi

Narin'in cesedini dere kenarına gömdüğünü itiraf eden Nevzat Bahtiyar hakkında konuşan Arif Güran, Bahtiyar'ın camide yanında oturan biri olduğunu ve insanların gerçek yüzünü görememenin acısını yaşadıklarını dile getirdi. Güran, "O şahıs her akşam camiide yanımda gelip oturan adamdı. İnsanların çirkin yüzünü maalesef göremiyorsunuz," ifadelerini kullanarak duyduğu hayal kırıklığını ve şoku ifade etti.

Editör: Şeydanur Çıtır